9 Mart 2014 Pazar

TURGUT UYAR PALYAÇO


 kaç kişiyi öldürdüm düşlerimde
 kaç kilo çekerdi yalnızlık
 kaç kere ezildim altında
 yaz yağmurlarının

 belki de palyaçolar ağlardı pazartesi sabahları
 her sirk geldiğinde ağlamaklı olurduk
 hep ağlamaklı olurduk gülünecek halimize

 kim sevmezdi çiçekleri filan
 ”ben sevmezdim” dedim, “yalan” dedi

 bunu palyaço söyledi,
 palyaço söyledi ben yazdım
 yazdım, yazmasam ağlayacaktım

 herkes ağlarmış biraz, ben de ağladım
 sırf bu yüzden mi ağladım
 alçaklık gibi bir şey oldu bu biraz

 biraz birazdım her şeyden
 dün biraz sinirlenmiştim mesela
 yarın bir kadını seveceğim biraz
 biraz biraz kör oldum bügünlerde

 ama rakı kadehlerini boşaltmayın
 eksilmesin hiçbir şey
 hiçbir şeyden dahi olsa
 kalsın biraz

ii.

 umursamıyorum yılgınlığımı filan
 çünkü sessizce yaşanmalı her şey
 bir devrim sesszce olmalı mesela
 ve her sözcüğüne inanmalı bir palyaçonun

 bir palyaço neden yalan söylesin ki
 ben palyaço olsaydım söylemezdim
 marangoz olsaydım da söylemezdim
 ben insan olsaydım yalan söylemezdim!

 hem nereden çıkardınız palyaçonun yalnızlığını
 kaç kilo çeker ki bir palyaço
 hem neden yüzüme vuruyorsunuz
 bir çirkin ördek yavrusu olduğumu

 gocunmam ki ben, ben gocunmam
 bir palyaço ne kara gocunmazsa
 o kadar, o kadar gocunmam işte

 rakı doldurun! eksilmesin

iii.

 bitmedi, yazacağım daha
 yazmazsam ağlayacağım çünkü
 alçakça olacak biraz

 hem biz o zaman kimdik ki, nerelere giderdik
 her sokakta biraz daha eksilirdik 
 bilirdim, geceleri puslu puslu olurdu bazen
 bazen birisi fısıldarmış gibi olurdu
 ”duyamadım”, derdim, “tekrar et!”
 sessizliğe bürünürdü o vakit her şey
 sokaklar daha bir puslu
 palyaçolar daha bir ağlamaklı olurdu
 ve ben daha bir alçak olurdum
 ağlardım biraz

 hem sen kimsin, çekiştirme diyorum
 hatta kuyruğuma basma diyorum
 acıyor, tırmalarım,-
 diyorum

 kahrol, kahrol!
 diyorum

 iv. 

 geçen gün yüzüme rastladım bir ilan panosunda
 korktum birden, kusacak gibi oldum
 ”olur öyle” dedi palyaço,
 ”herkes alçaktır biraz”
 ”otur ulan!” dedim, bağırdım ona
 ben bazen bağırırım biraz

”rakı doldur!” dedim, “eksilmesin!”
ben bazen eksilirim biraz
aslında hepimiz eksilirmişiz biraz
bunu sonradan öğrendim

ben aslında her şeyi sonradan öğrendim
herkes herkesi sonradan öğrenirmiş
bunu da sonradan öğrendim

örneğin;

geçen gün bir kadınla seviştim
biraz değil çok seviştim

ya işte öyle palyaço
diyorum ki,
bunu da yeni öğrendim
sevişmek de eksilmekmiş biraz

v.

kim sevmezdi ki kuş ötüşlerini filan
”ben sevmezdim” dedim, “yalan”
dedi
bunu palyaço söyledi
palyaço söyledi, ben yazdım
yazmasam, alçak olacaktım
hem ben roman da yazdım biraz

bazen diyorum ki, palyaço,
sen olmasan ben ne yaparım
alçakça eksilirim belki biraz
her yağmur yağışında yerindi dibine girerim
hiçbir kadının kasıklarını öpemem belki
ya da unuturum sonradan öğrendiklerimi

biraz biraz anlıyorum ki,
yüzler eller, o terli vücutlar filan
her şey plastikmiş biraz

vi.

haydi sirtaki yapalım palyaço
rakı doldur, yine eksildik biraz


Hiç yorum yok :

Yorum Gönder